Salı, Temmuz 27, 2010

mahalleden notlar

Mahallede, küçücük bir dükkânı olan yaşlı bir adam var. Dükkânında simitler, poğaçalar, bazen de birtakım ufak kurabiyeler pişiriyor. Sabahları satabildiği kadarını satıyor, öğleden sonra da kalanları sepetine doldurup sokaklarda dolaşmaya başlıyor.

Dolaşırken, sadece,

-Ben geldim, gidiyorum!

diye bağırıyor. Başka da hiçbir şey söylemiyor. Sesini tanıyanlar, ellerinde bozuk paralarla uzanıyor pencere ve balkonlardan. Onları görünce duruyor, sepetini karıştırmaya başlıyor.

Hiç yorum yok: